PİLLER TEOREMİ

Çocuk doğduktan sonra evin tedarik havuzunda bir çok değişiklik olur. Çocuk bezi, ıslak mendil, kusmuk önlüğü, çocuk deterjanı, organik Yeni Zelanda armutu, NASA onaylı pişik önleme kremi, gibi.

Ve oyuncaklar.

Sesli animasyonlu oyuncaklar.

Malum bu şeytan icatlarının ciddi bir kısımı cumartesi günleri bizim evin önünden geçen, içinde en az iki – en çok dört, kirli sakallı, jöleli, güneş gözlüklü janti gencin oturduğu, seçim otobüsü seviyesinde “Hani sevmiştin beni, yalancı ve serseriiii, üzülme bebeğim oğooo, bana sevgili çoooğğ” benzeri karanlık müzikler çalan arabalar gibidirler. Hemen gitsinler de sussunlar isteriz ama trafik ilerlemiyorsa, yoğunluk bitene kadar bekleriz. Daha direkt bir anlatımla, bu oyuncakların hemen pilleri bitsin de sussunlar isteriz ama piller bitmiyorsa, bitene kadar bekleriz. Hatta kurnazsak ve daha fazla dayanamıyorsak çaktırmadan pilleri sökeriz, sonra utanmadan sıkılmadan “Aaa pili bitmiiiş tüh, hadi gel başka bir şeyle oynayalım” deriz. Ayıp be ayıp! Küçücük çocuk bu!

Sonra çocuk büyür…

Pilin ‘yenilenebilir’ bir enerji olduğunu öğrenir:

”Baba pil?”

Tabi oğlum, hemen.

Yes buzdolabı. No pil.

Çocuk sevgiyle beslenir, ağaç suyla büyür, araba benzinle gider. Bu kendinden animasyonlu oyuncaklar da pille çalışır. Pil. Çocuklu evde elektrik, doğalgaz, anne şefkati, benzin kadar önemli bir enerji kaynağı. Ve nedense, isterseniz kiloyla alın marketten, ihtiyacınız olduğunda bulamazsınız. Bknz., “Piller Teoremi” :

1) İhtiyacınız olan pil sayısı ‘n’ ise, dolapta mevcut yeni pil sayısı en fazla ‘n-1’dir.

2) İhtiyacınız olan pil ebatı X ise, dolapta her ebatta yeterli pil vardır, ama X yoktur.

Şimdi teoremin uygulamasına bakalım. Çocuk bir oyuncakla oynamak istemektedir, bu harikadır, çünkü o oyuncakla oynarsa ebeveyn de telefonuyla oynayabilecektir 😉 Ama oyuncak çoooooaaak yyyyyyaaavaaaşşşşş çooaalışşşşmaktaaaaaaadıııııııırr ççüüünküüü pilleriiii zaayıflamıııııştıııııooooaaaa…

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Tabi oğlum, hemen… (Buzdolabına bakar) Oğlum pil kalmamış, allah allah, daha dün 6 tane 320’li paket almıştım? Hayatım piller bitti miiii?

ANNE- Buzdolabına bak, olması lazım

BABA- Bakıyorum, burda bi tek kalem boy var. Biz bi küçüğünü arıyoruz. (Piller Teoremi, Madde 2)

ANNE- Geçenlerde almamış mıydık sanki?

BABA- E ben de öyle hatırlıyorum. Hay allah…Neyse…Gel oğlum başka bir oyuncaktan alırız.

Ve süreç başlar. Önce kurban edilecek oyuncak aranır. Hangisiyle uzun zamandır oynamıyordur? Büyük ihtimalle kumandası çoktan kaybolmuş Cumartesi (!) arabası. Nasılsa çalışmıyor.

BABA- Benim minik yıldız tornavidam nerdee? Hah! Sökelim bakalım kapağınıııı… A aaa, e bu boş? Bunu da başka bir zaman sökmüşüz demek ki? Devam edelim. Bu olmaaaz, bu da olmaaaz, hah, bu çok eski artık oynanmıyor bununla. Açalım kapağınııı, oooo, feci akmış bu piller, neyse şimdi temizlemekle uğraşamicam, geri kapatalım başka bir bahara ilgileniriz artık.

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Arıyorum oğlum, gel bi de şuna bakalım… Haydaa bunun da pil boyu farklı çıktı. Oradaki mavi kamyonu getir bakiyim?… Bu da başka boy… Bu akülü… Bu boş…

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Oğlum tamam dedik ya, arıyoruz işte! Hayatım pil olmadığına emin misin??

ANNE- Buzdolabında ne varsa o

BABA- Baktık dedik ya buzdolabına, yok işte?!

ANNE- Başka bi oyuncaktan al istersen

BABA- Hayatım başka oyuncaktan sökmeyi biz de akıl edebiliyoruz, sağol!

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Bulucam oğlum sana pil. Baba pil bulacak sana. Hırs yaptım. Çalıştıracağız bu oyuncağı, güneşli günler göreceğiz oğlum… Televizyonun kumandası nerede? Bunu deneyelim. Harika! Bunlar aradığımız ebat!!! Gel dans ederek kutlayalım, corni corni yee, vinki vinki meee… Ama sadece iki tane, bize dört tane lazım (Piller Teoremi, madde 1). O zaman bir de uydunun kumandasını mıncıklayalım? Yine başka boy. DVD oynatıcının kumandası? Oha biz ne zamandır DVD seyretmiyoruz, boş bu be?

ANNE- Ben onun pillerini iki gün önce anneannesinin aldığı yeni arabaya taktım.

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Bu pil aradığımız araba o araba değil mi hayatım?

ANNE- Ha evet.

BABA- E nasıl iki günde bitmiş pilleri anlamadım.

ANNE- Belki zaten bitmek üzereydiler.

BABA- Mantıklı.

(5 dakika 14 denemeden sonra baba artık terlemeye ve tükenmeye başlamıştır)

ÇOCUK- Baba pil?

BABA- Bi dakka oğlum, gel bi de Wii’nin kumandalarına bakalım, onlar kesin uyuyordur…(Vidayı hızla çevirirken sinsi tornavida pırtar ve babanın nazik parmağını hafif çizer) HİYAAAA!!!

ANNE- N’ooldu??!!!

BABA- Elimi parçaladım (!!!) tornavidayla.

ANNE- Hastaneye gidelim mi?

BABA- Ho ho ho çok komik!

ANNE- Aşkım bu kadar kasma, gidip alıyim marketten iki dakka.

BABA- HAYIR!!! Kimse bir yere gitmiyor! Gitmesine ben de giderim. Ben evden bulucam o pilleri!

ÇOCUK- Anne pil?

BABA- Anne mi? ANNE Mİ??? Baban yetersiz kaldığı için mi anneye gidiyorsun hemen hı? Sattın mı babayı HA???

ANNE- Sakin ol hayatım, iyi misin?

BABA- Değilim! Değilim görmüyor musun?!? Pil bulamadııööüü ühhü ühü ühüüü… Oğluma bir pil bile bulamadıaaaaeeemmühhüe ühhüüüüeeee

ÇOCUK- Babanın pili mi bitti?

ANNE- Evet yavrum. Gel hamur oynayalım…

ÇOCUK- Tımam.

Pil.